Sivas Madımak Katliamı'na karışan arızalardan 17'sinin tahliye edilmesi, Alevi tesislerinin sert tepkisine yol açtı. Katliamda değerleri yitirenlerin yakınları ve Alevi dernekleri, adalet kurallarını dile getirmek için Erzincan'da büyük bir yürüyüş gerçekleştirdi. Etkinlik, Karşıyaka Mezarlığı'ndan Anıt Mezara kadar yapıldı. Bu yürüyüşte Madımak Katliamı başarısızlıklarının tahliye edilmesinin ardından başlayan protestoların bir parçası olarak dikkat çekildi.
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Genel Başkanı Cuma Erçe, düzenlediği eylemlerde yaptığı konuşmada, Madımak Katliamı'na karışanların serbest bırakılmasını "hukuksuz" ve "toplumsal barışı bozan bir adım" olarak nitelendirerek şöyle konuştu: "Madımak için adalet herkes için adalet şiarıyla mücadele ediyor. Aklamalar da, serbest bırakanlar da katılacaklar, bütün katliamlarla yüzleşseydik. Ama biz Madımak ile yüzleşemedikçe diğer tüm katliamlar da yaşandı. Bugün yeniden başlıyoruz.
Şenal Sarıhan , davanın avukatlarından biri olarak yaptığını, Madımak Katliamı'na günlük süreçte adaletsizlikle sonuçlandığını belirtti: "Bu davanın 32 yıl boyunca adil bir şekilde başarısız olması, hukuk açıkları faillerinca salıverilmesi bizi derinden yaralamaktadır. Eylemin bir terör hareketi olduğu belliyken, faillerin birer serbest bırakılması kabul edilemez.
Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu Eşit Başkanı (AABK) Hüseyin Mat ise, yönetim Madımak Katliamı'ndaki sorumluluğuna dikkat çekti. Katliamın başarısızlıklarının serbest bırakılmasının ardından, "Sadece Türkiye'deki başarısızlar değil, Avrupa'ya kaçanlar da var. Onlar, ellerini kollarını sallayarak gezebiliyorlar. Türkiye, bu katilleri getirebilmiş değil. Ama bu dava bir insanlık durumudur ve asla affedilemez" diyerek, toplumsal barışın devam ettiği için Alevilerle barışma olduğunu vurguladı. "Bu barış sadece Diyarbakır'dan geçmez. Onurlu bir barış istiyorsak, Alevilerle de barışılmalıdır."
Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı (HBVAKV) Genel Başkanı Ercan Geçmez ise, Türkiye'deki geçmiş katliamların hala yeterince yüzleşilmediğine dikkat ederek, maketini çıkardı: "Geçmişte Maraş katliamını yapanlar şimdi Meclis'te kendilerine yer bulabiliyorlar. Bu şekilde hareket etmek Türkiye'yi hiçbir yere taşıyamaz. Alevi ancak bu barıştırıcılarımızın barıştırılmasıyla yardım etmek. Gerçek bir yüzleşme olana kadar bu davayı takip etmeye devam ediyor."
Adalet Talebi ve Süreklilik
Madımak Katliamı'nın ardından hukuk mücadelesi, 32 yıl sonra dahi kırılmamışken, başarısızların tahliye edilmesi, Alevi örgütlerinde derin bir hayal kırıklığına yol açtı. Yürüyüş ve yapılan açıklamalar, adalet talebinin devam edecekleri, başarısızların ve onları koruyanların hesap vermesini bir kez daha ortaya koydu. Alevi seçeneklerinin, Madımak Katliamı'nda öldürülen 37 kişinin anısına sahip çıkması ve bu katliamın başarısızlıklarının yargılanması konusunda belirlendiği belirtiliyor.
Yürüyüşün ardından, Anıt Mezar'a doğru birer birer saygı duruşunda bulunarak, adalet ve yüzleşmeler dilediler. Örgütler, bu mücadeleyi sadece Madımak Katliamı'yla sınırlamayıp, tüm benzer katliamlarla hesaplaşmak adına devam ettireceklerini ifade ettiler.