Sağlık

Göğüs ağrısını tanımak hayati önem taşıyor

Günümüzde kalp damar hastalıkları tüm dünyada önde gelen ölüm nedenleri arasında yer almaktadır.

Yapılan araştırmalar dünyadaki tüm ölümlerin yüzde 32’sinin kalp damar hastalıklarından kaynaklandığını göstermektedir. Bu ölümlerin yüzde 85'i ise kalp krizi ve inme (felç) geçiren hastalardan oluşmaktadır. Bu durum kalp damar hastalıklarıyla mücadelede erken teşhisin ve önlemlerin önemini bir kez daha gözler önüne sermektedir. Göğüs ağrısını tanımanın hayati önem taşıdığını belirten Doç. Dr. Sarper Yılmaz, göğüs ağrılarında yapılması gereken müdahaleler hakkında bilgi verdi. 

Kalp hastalığı ve inmenin başlıca davranışsal risk faktörleri arasında sağlıksız beslenme, fiziksel hareketsizlik, tütün kullanımı ve fazla alkol tüketimi yer almaktadır. Bu alışkanlıklar gün geçtikçe daha da yaygın hale gelirken, kalp sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri de giderek artmaktadır. Sağlıklı bir yaşam tarzının benimsenmesi, bu risklerin önüne geçmek adına atılabilecek en önemli adımlardan biri olarak öne çıkmaktadır. Kalp damar hastalıklarının erken belirtilerinden biri olan göğüs ağrısını tanımanın, kalp krizinin önlenmesinde ve hızlı müdahalesinde kritik bir rol oynadığını belirten Medicana Zincirlikuyu Hastanesi Acil Tıp Uzmanı Doç. Dr. Sarper Yılmaz, “Göğüs ağrısının fark edilmesi ve gerekli adımların hızla atılması, kalp krizi veya inme gibi durumların yaşanması halinde hayat kurtarıcı olabilir. Bu nedenle toplumda göğüs ağrısı ve kalp hastalıkları konusunda bilinçlenmek ve farkındalığı artırmak, sağlıklı bir gelecek için önemli bir adım olacaktır” dedi.

Göğüs ağrısı, birçok kişi için günlük yaşamda ani gelişen ve endişe veren bir durum olabilmektedir. Özellikle kalp sağlığı açısından kritik bir belirti olan göğüs ağrısını doğru yönetmek, kişinin sağlığını koruması açısından büyük önem taşımaktadır. Göğüs ağrısı yaşayan bireylerin paniğe kapılmadan yapabilecekleri basit ama etkili adımlar bulunmaktadır. Doç. Dr. Sarper Yılmaz, göğüs ağrısını yönetmek için hayati önem taşıyan 4 adımı şu şekilde sıraladı:

Göğüs ağrısı hissedildiğinde hemen dinlenilmeli

“Eğer göğüs ağrısı gün içerisinde aniden başladıysa, hemen yapılan iş bırakılmalı ve dinlenmeye geçilmelidir. Dinlenmek, kalbin ihtiyacı olan oksijen miktarını azaltarak kalp kasının daha fazla kasılıp enerji tüketmesini engeller. Özellikle kalp krizi riskine karşı, dinlenmek mevcut durumu kötüleşmekten koruyabilir.”
En yakındaki kişiye durum hakkında bilgi verilmeli

“Göğüs ağrısı yaşandığında çevrede biri varsa o kişiye durum hakkında bilgi verilmelidir. Bu, acil bir durumda kişiye destek olunmasını sağlayacak önemli bir adımdır. Özellikle kalp krizi sırasında bilinç kaybı gibi durumlar yaşanırsa, çevredeki kişilerin hızlı bir şekilde 112'yi araması hayati önem taşır. Kalp krizi ve kalp durması sıklıkla karıştırılan kavramlardır. Bu nedenle durumu doğru şekilde ifade etmek büyük bir fark oluşturabilir.”

Rutin kullanılan ilaçlar hemen alınmalı
“Bilinen bir kalp hastalığı varsa ve rutin ilaç kullanılıyorsa bunların yakında tutulması önemlidir. Hemen ilaçdan bir doz alınmalı ve beş dakika kadar beklenmelidir. Mevcut şikâyetler devam ediyorsa bir doz daha alınabilir.”

Sakin kalınmalı ve 112 ile irtibat kurulmalı

“İlaç alımı sonrasında geçen 10 dakikalık sürede şikâyetler devam ediyor veya şiddeti artıyorsa hızlıca 112 acil çağrı merkezine ulaşılmalıdır. Sağlık görevlisine yeri ve durumu net bir şekilde ifade etmek gerekir. Ekipler olay yerine ulaşana kadar bulunulan yerde varsa 300 mg aspirin çiğnenebilir. Sakin kalmaya çalışmak ve yardımın gelmesini beklemek önemlidir.”

“Göğüs ağrısı yaşandığında doğru adımları uygulamak ve acil sağlık ekipleriyle iş birliği yapmak, sorunun nedenini hızla tespit ederek en kısa sürede sağlığa kavuşmayı sağlar. Paniğe kapılmadan adımları takip etmek en akılcı stratejidir.”