Spor

İbrahim Bölükbaşı, güreş ile başladığı spor hayatını judoda altın ile taçlandırdı

Paris'teki final maçında son Avrupa Şampiyonu, Tokyo 2020'de gümüş madalya alan Revaz Chikoidze ile karşılaşan Bölükbaşı, Gürcü rakibini 1-0 yenerek paralimpik oyunları tarihinde Türkiye'nin judodaki ilk altın madalyasını elde etti. Ailesi ve akrabalarının birçoğu da güreşçi olan ve bu sebeple güreşe başlayan Bölükbaşı, daha önce bu branşta katıldığı uluslararası birçok müsabakada şampiyonluklar kazandı ancak olimpiyatlarda istediği madalyayı alamadı. Ardından judoya da başlayan Bölükbaşı, antrenörünün ikisinden birini tercih etmesini söylemesi üzerine judoda kariyerine devam etme kararı aldı. Judoda da çeşitli başarılara imza atan milli sporcu, geçirdiği sakatlığın ardından sıkı çalıştığı Paris 2024 Paralimpik Oyunları'nda hedefine ulaşarak, Türkiye'nin judo tarihine adını yazdırmayı başardı. İki farklı branşta hem olimpiyatlarda hem de paralimpik oyunlarında yer alarak ülkesini temsil eden dünyadaki tek sporcu olan Bölükbaşı, güreşte alamadığı altın madalyaya judoda ulaşmanın mutluluğunu yaşıyor. Organizasyonun ardından Erzurum'da yaşayan ailesini ziyaret etmeye gelen milli judocu İbrahim Bölükbaşı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 25 yıldır aktif spor yaptığını söyledi. Aile fertlerinin birçoğunun güreşçi olduğunu ve küçük yaşlarda çeşitli güreş müsabakalarına katıldığını belirten Bölükbaşı, daha sonra Ankara'da spor hayatına devam ettiğini, burada katıldığı ulusal ve uluslararası müsabakalarda çeşitli dereceleri ve şampiyonlukları olduğunu ifade etti. Genç yaşlarda gözlerinde başlayan rahatsızlıkla kısmi görme kaybı yaşayan Bölükbaşı, "17-18 yaşlarında gözlerimdeki rahatsızlık birden çıktı ve yavaş yavaş ilerledi. O zaman judo ile aynı yerde kamp yaptığımız sırada hocamız benim de gözlerimde rahatsızlık olduğu için 'dene' dedi. Denedim ve 6 ay çalışarak dünya üçüncüsü oldum. O dönem tedavim için çok uğraş verildi. Dosyalarım Amerika'ya, Rusya'ya gönderildi Türkiye'nin en iyi doktorlarına gösterildi ama tedavisi bulunamadı." diye konuştu.

"Bunu dünya tarihinde ilk defa ben aldım"

Bölükbaşı, Avrupa ve dünya şampiyonaları sonrasında Londra 2012 Yaz Olimpiyat Oyunları'na katıldığını anlatarak, "Her sporcu olimpiyata gitmek ister ve orada madalya almak başkadır. O zaman 5. oldum ve madalya alamadım. Kıl payı kaçırdık diyelim. Sonra aynı yerde kamp yaptığımız yerde judo ile tanıştım. Vücudumun üst kısmı iyi olduğu için 'judoya yakınsın yaparsın' dediler. Ben de denedim ve yaptım, 2014'te dünya üçüncüsü oldum ve 2016 olimpiyatları için vize aldım. 2015'te yine güreşte devam ederek Avrupa ve dünya şampiyonalarına katıldım. İkisinde de 5. oldum. Sonrasında güreşte de olimpiyat vizesi aldım. Yani 2016 olimpiyatları için hem güreşte hem de judoda vize aldım. Bunu dünya tarihinde ilk defa ben aldım." ifadelerini kullandı.

Bölükbaşı, söz konusu olimpiyatların ardından geçirdiği sakatlık nedeniyle bir süre spora ara verdiğini ve Tokyo 2020'ye gidemediğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Olimpiyatların ardından şanssızlık oldu ve çapraz bağlarım koptu. 1-2 sene spora ara verdim. Müsabakalara gidemedim ama antrenmanlarımı yapıyordum. 2023 yılında hocamız 'ikisini de bir arada götüremezsin ama birini seç' dedi. Ben de baktım ikisinde de ay-yıldızlı bayrağımızı temsil ediyoruz, judoyu seçtim. 2024'teki paralimpik oyunlarına iki sene judo çalıştım ve iyi hazırlandım. Olimpiyatlarda güreşte, paralimpik oyunlarda ise ülkemi judoda temsil ettim. Benim hedefim güreşle katıldığım olimpiyatlarda madalya almaktı. Altyapım güreş ve yıllarca ona emek verdiğim için çok istedim. Onda nasip olmadı ama judoda iyi hazırlandım judoda ilk altın madalyayı aldım.
Türkiye'ye, Erzurum'a ilk madalyayı getiren ben oldum. Çok mutlu ve gururluyum. Ülkemi orada temsil ettim ve İstiklal Marşı'nı okuttum. 25 yıllık spor hayatımda gördüğüm bir sporcunun en çok istediği şey olimpiyatta İstiklal Marşı okutmak, çünkü bütün dünya izliyor. Allah bana nasip etti judoda ilkleri yaşattığım için mutluyum."

"Allah nasip etti güreşte de judoda da bayrağımı temsil ediyorum"

Memleketindeki birçok insanın kendisini hala güreşçi olarak bildiğini dile getiren Bölükbaşı, şöyle konuştu:
"Çoğu insan benim güreşte gittiğimi zannediyor. Çünkü judo Erzurum'da çok yaygın değil. Herkes güreşi iyi biliyor. Olimpiyatlara gittiğimde beni arayıp 'güreşte biz seni göremedik' diyorlardı. O da benim için farklı oldu. Judoya kimse hakim değil ama benim oradaki mücadelemi gördüler. Judo kolay değil mücadele isteyen bir spor. Allah nasip etti güreşte de judoda da bayrağımı temsil ediyorum. İkisinde de madalya alsaydım dünya tarihine geçerdim zaten dünya tarihinde tekim."

Bölükbaşı, sağlığı müsaade ettiği sürece spora devam edeceğini anlatarak, sözlerini şöyle tamamladı:
"9 yaşında spor hayatım başladı ve 25 senedir sporun içindeyim. Olimpiyat şampiyonu olmasaydım belki bırakırdım ya da bilmiyorum... Nasıl bir süreç bekliyor onu bilmiyorum ama yaşım 34 olduğu için güreşte ya da judoda sakatlık çok olmaya başladı. Sağlık durumum nasıl olur bilmiyorum. Ama 2028'i de düşünüyorum. İnşallah hayırlısıyla orada da ülkemi temsil etmeyi ay-yıldızlı bayrağımı en tepeye dikmeyi düşünüyorum."