Iğdır Üniversitesi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında önemli bir panele ev sahipliği yaptı. 22 Kasım 2024 tarihinde Karağaç Kampüsü'nde bulunan 15 Temmuz Şehitleri Konferans Salonu'nda düzenlenen etkinlikte, kadına yönelik şiddetle mücadele konusuna dair çeşitli perspektifler ele alındı.
Iğdır Üniversitesi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında düzenlenen panelde önemli mesajlar verdi. Baro ve üniversite temsilcileri, şiddeti önlemek için ekonomik, sosyal ve eğitim odaklı çözümler gerektiğine dikkat çekti.
Uzmanlardan çok yönlü değerlendirmeler
Etkinlik, Iğdır Üniversitesi Kadın ve Aile Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (KAÇUM) Müdürü Öğr. Gör. Senem Önder Özbakır’ın açılış konuşmasıyla başladı. Panelin moderatörlüğünü, Iğdır Üniversitesi İİBF Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü’nden Dr. Öğr. Üyesi Aslıhan Iğdır Akaras üstlendi.
Iğdır Baro Başkanı: "Sorunun temeli ekonomi ve eğitim"
Burada konuşan Iğdır Baro Başkanı Avukat Ahmet Tutulmaz, kadına yönelik şiddetin yalnızca yargıyla çözülemeyeceğini vurgulayarak, ekonomik ve eğitim sorunlarının şiddetin temelinde yattığını belirtti. Tutulmaz, “25 Kasım’da kadın hakları komisyonumuz bir açıklama yapacak. Ancak bu konuda yargının yanı sıra Milli Eğitim ve diğer kurumlarla topyekûn bir iş birliği gerekiyor. Iğdır Üniversitesi’ndeki 15 bini aşkın öğrencinin de bu farkındalık çalışmalarına katılımını önemsiyoruz,” dedi.
Ayrıca, kadına yönelik şiddetle mücadelede gençlerin rolüne dikkat çeken Tutulmaz, baro olarak şehir merkezi ve ilçelerde farkındalık çalışmaları yaptıklarını ifade etti. “Sadece yargıya bırakılacak bir konu değil, hep birlikte çözüm bulmalıyız,” diye ekledi.
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Recep Gülşen: "Kadını anlamamak şiddetin kaynağı"
Panelde söz alan Iğdır Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Recep Gülşen, şiddetin kaynağında kadını anlamamanın ve toplumsal önyargıların yattığını söyledi. “Kadına yönelik şiddet, bireylerin zihnindeki yanlış bakış açılarından kaynaklanıyor. Kadın, toplumsal bir varlık olarak kendi haklarına sahiptir. Ancak bazı anlayışlar, kadını küçük görmeye devam ediyor,” dedi.
Şiddetin yalnızca kadınların değil, erkeklerin eğitimiyle önlenebileceğini ifade eden Gülşen, “Kadına yönelik şiddeti engellemek için erkeklerin bu konuda daha fazla bilinçlendirilmesi gerekiyor. Beyinlerdeki yanlış algıları değiştirmeliyiz,” dedi. Ayrıca, akran zorbalığına da dikkat çeken Gülşen, toplumun her kesiminde şiddeti önleyecek adımlar atılması gerektiğini vurguladı.
