Yüksek besin değeri ve şifalı içeriğiyle bilinen bu asırlık çorba, soğuk havalarda hastalıklardan korunmak isteyenlerin en çok tercih ettiği yemeklerden biri oldu.
Bölgenin Tescilli Lezzeti
Doğu Anadolu mutfağının en özel çorbalarından biri olan omaç aşı, özellikle Iğdır, Ağrı ve Kars’ta yaygın olarak tüketiliyor. Yörede yetişen maş fasulyesi, evelik otu (labada), erişte, bulgur ve kurutulmuş erikle hazırlanan bu geleneksel yemek, hem lezzeti hem de sağlığa olan faydalarıyla biliniyor. Yüzyıllardır bölgenin mutfak kültüründe önemli bir yere sahip olan omaç aşı, özellikle soğuk algınlığına karşı doğal bir koruma sağlayan besinler içermesiyle dikkat çekiyor.
Omaç aşı, kendine özgü yapılış şekliyle de farklılaşıyor. Erişte yerine, özel olarak hazırlanmış küçük hamur parçaları olan "omaç" kullanılıyor. Ancak günümüzde pratik olması açısından erişteyle yapılan versiyonu da yaygınlaşmış durumda.
"Bu lezzet bölgemize has, asırlardır sofralarımızda"
Omaç aşını hazırlayan yöre halkı, bu lezzetin bölgeye özgü olduğunu ve yıllardır evlerde yapıldığını vurguluyor. Yöresel yemekleri yaşatmak için bu tür geleneksel tatlara sahip çıkılması gerektiğini belirten yerel aşçılar, bu özel çorbanın tarifinin nesilden nesile aktarıldığını ifade ediyor.
Bir restoran işletmecisi ise şunları söylüyor:
"Bu lezzet asırlardır bölgemize has, evlerimizde yapılan bir çorbadır. İsmi üzerinde, içinde maş fasulyesi var ve aynı zamanda aş deniliyor. Omaç aşı, yöremizde yetişen birçok bitkiden doğal olarak yapılan, damak tadına hitap eden özel bir yemektir. Biz de restoranımızda bu geleneği sürdürüyoruz. Gelen misafirlerimiz için iyi yapan hanımlardan rica ederek bu aşı yaptırıyor ve yöresel lezzet olarak ikram ediyoruz."
Şifalı ve Besleyici
Kış aylarında bağışıklık sistemini güçlendirmek için tüketilen omaç aşı, içerdiği malzemeler sayesinde vücudu hastalıklara karşı koruyor. Özellikle evelik otu ve maş fasulyesi, sindirim sistemini desteklerken vücudu toksinlerden arındırıyor. Kurutulmuş erik ise çorbaya ekşimsi bir tat katarak lezzetini artırıyor.
Yemek kültürüne önem veren yöre halkı, bu değerli lezzetin unutulmaması ve yeni nesillere aktarılması için daha çok tanıtılması gerektiğini vurguluyor.
