Dem Parti Iğdır Milletvekili Yılmaz Hun, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada Türkiye’nin tarihindeki en büyük ekonomik krizlerden birini yaşadığını ifade ederek, krizin yalnızca kur artışı veya dış güçlerle açıklanamayacağını belirtti. Hun, “Enflasyondan işsizliğe, yoksullaşmadan ekonomik durgunluğa kadar hayatlarımızı her alanda kabusa çeviren kapsamlı bir ekonomik krizle karşı karşıya bulunuyoruz,” dedi.
"Neoliberal Politikalar ve Güvenlikçi Yaklaşım Krizin Temel Sebebi"
Hun, ekonomik krizin asıl nedeninin 1980’lerden itibaren küresel sermaye güdümünde uygulanan neoliberal politikalar olduğunu vurguladı. Ayrıca, ülkede çözülemeyen Kürt sorunu ve bu sorunla bağlantılı güvenlikçi politikaların ekonomik kriz üzerindeki etkisini şöyle dile getirdi:
“Bu krizin asıl nedeni, özelleştirmeye, piyasalaştırmaya ve kuralsızlaştırmaya dayalı neoliberal politikalardır. Ayrıca ülkede çözüme kavuşturulmayan Kürt sorunu ve bu sorunla bağlantılı güvenlikçi politikalar da ekonomik krizin önemli nedenlerinden biridir.”
“AKP İktidarı Krizin Baş Sorumlusudur”
Yılmaz Hun, AKP iktidarının 22 yıldır uyguladığı politikaların ekonomik krizi derinleştirdiğini söyledi ve şu ifadeleri kullandı:
“22 yıldır bu politikaları ısrarla uygulayan AKP iktidarı yaşanan krizin baş sorumlusudur. İktidar, kendi eliyle yarattığı ekonomik krizi, yüksek enflasyonu durdurmak için herhangi bir politika üretemez duruma gelmiştir. Ekonomik darboğazın faturasını ücretli çalışanlara, emeklilere ve yoksullaştırdığı halklarımıza kesmektedir.”
"5 Çocuk Yoksulluk Nedeniyle Hayatını Kaybetti"
Hun, ekonomik krizin trajik sonuçlarına dikkat çekerek İzmir’de yaşanan acı bir olayı hatırlattı:
“İzmir’de 5 çocuk annesi Melisa Sinan Akcan, hurda toplayarak ailesinin geçimini sağlamaya çalışırken çocuklarını evde bırakmak zorunda kaldı. Evde çıkan yangın sonucu 5 çocuk hayatını kaybetti. Cumhuriyetin 2. yüzyılında, insanlık uzay çağını yaşarken bizim ülkemizde 5 çocuk yoksulluk yüzünden öldü. TÜİK verileri ne derse desin, bu çocuklar yoksul oldukları için öldüler.”
"Emekliler ve Asgari Ücretliler Açlık Sınırının Altında"
Yılmaz Hun, enflasyon oranları ve geçim şartlarına da değinerek, emekli maaşlarının ve asgari ücretin yetersiz olduğunu belirtti:
“Çarşı pazardaki gerçek rakamları, temel ihtiyaçlardaki fahiş fiyat artışlarını görmezden gelen, artık hiçbir güvenilirliği kalmamış TÜİK verilerine göre zam yapan iktidar, emeklilere ve asgari ücretlilere adeta hayatta kalma mücadelesi yaşatmaktadır. 2023 yıllık enflasyon oranı TÜİK’e göre %64,77, ENAG’a göre ise %127,21 olarak hesaplanmıştır. Bu ortamda asgari ücret 17 bin TL, açlık sınırı ise 20 bin TL’dir. 4 milyondan fazla emekli, 12 bin 500 TL maaşla açlık sınırının neredeyse yarısıyla yaşam mücadelesi vermektedir.”
"Meclis Araştırma Komisyonu Kurulmalı"
Hun, emeklilerin huzurlu ve refah içinde bir yaşam sürmesinin devletin temel yükümlülüklerinden biri olduğunu ifade etti ve şu çağrıyı yaptı:
“Milyonlarca emekliyi açlığa, yoksulluğa, sefalete ve yalnızlığa terk eden politikalara karşı insana yaraşır, onurlu bir yaşam için TBMM’nin bu sorunlara yanıt üretmesi gerekmektedir. Emeklilerin haklı taleplerinin yanında durmak amacıyla bir araştırma komisyonu kurulmasını destekliyoruz.”
