Türkiye’de kereste sektörü, pandemi döneminde başlayan ekonomik zorluklarla mücadele ederken, son yıllarda doğal afetler ve bölgesel çatışmaların etkisiyle daha da zor bir sürece girdi. Deprem sonrası ihracatın durdurulması, yurtdışından ithal ürünlerin yerel piyasaya etkisi ve nakliye maliyetlerindeki fahiş artışlar, sektörün toparlanmasını engelleyen başlıca sorunlar arasında. Üreticiler, artan maliyetlerin yanı sıra hammadde tedarikindeki sıkıntılarla da baş etmek zorunda kalıyor.
Iğdır'da faaliyet gösteren kereste atölyesi sahibi Murat Ateş,ekonomik sıkıntıların sektörde yarattığı etkileri anlattı.
Ateş, pandemi döneminde başlayan hammadde sıkıntısının ardından deprem ve Ukrayna savaşı gibi gelişmelerin etkisiyle ihracatın durdurulduğunu belirtti. "Deprem sonrası, doğu bölgesindeki ihracatın durdurulması talep edildi. Ayrıca ithal ürünlerin Türkiye'ye giriş yapması da yerel üreticileri olumsuz etkiledi," diyen Ateş, bu süreçte personel ve çalışanlarının da ekonomik sıkıntılarla yüzleştiğini ifade etti.
Maliyetlerde büyük artış
Pandeminin ardından kereste fiyatlarında %300-400 oranında artış yaşandığını vurgulayan Ateş, “Üç yıl önce metreküp fiyatı 1.000 TL iken, şu an 8.000 TL seviyesine çıktı. Artan maliyetler, hammadde yetersizliği ve doğal faktörler üretimi ciddi şekilde zorluyor," dedi.
Nakliye fiyatları zirvede
Ateş, nakliye maliyetlerinin de büyük bir yük oluşturduğunu söyledi: "Karadeniz bölgesinden gelen çam, kayın, gürgen gibi ürünler için nakliye ücretleri eskiden 7-8 bin TL iken, şu an 35-40 bin TL arasında değişiyor. Bu da üretim maliyetlerini daha da artırıyor."
Sektörün toparlanması için ihracatın yeniden açılmasını ve esnafa destek verilmesini öneren Ateş, "Kereste sektörünün bu zor dönemden çıkması için kapsamlı adımlar atılmalı. İhracatın durdurulması, ithalat baskısı ve nakliye maliyetleri çözüm bekleyen konular," ifadelerini kullandı.