Savaşın yükseldiği, çatışmaların her an karşımızda olduğu, baskının bizi her yanımızdan sardığı bir coğrafyada yaşıyoruz. Bu acı gerçekler, yaşamımızın her noktasına nüfuz etmiş durumda. Özellikle Filistin'deki katliam, küresel kapitalizmin soğuk yüzünün en vahşi örneklerinden biri olarak karşımızda duruyor tüm çıplaklığıyla. İsrail'in 7 Ekim 2023'te başlayan ve bugüne kadar 34 binden fazla canın kaybına sebep olan bu katliamı görmezden gelmek mümkün değil. İnsanlık adına bir şeyler yapma ya da yapamamanın acı veren çıkmazında insan kendi içinde bocalayıp duruyor.
İsrail'in BM Güvenlik Konseyi'nin ateşkes çağrılarını dikkate almaması ve uluslararası hukuku hiçe sayarak sivillere yönelik saldırılarına devam etmesi karşısında, insanlar kampüslerden, şehir meydanlarına kadar kendi devletlerinin bu vahşete ortaklığına karşı seslerini yükseltiyorlar. Bugün, 1 Mayıs İşçi Bayramı'nı kutlarken aynı zamanda dünyanın dört bir yanından halkların devletlerine rağmen yükselen direnişin ve dayanışmanın seslerini duyuruyoruz. Gözlerimizi Filistin'deki insanlık trajedisine, ABD'deki üniversitelerdeki akademisyen ve öğrenci eylemlerine ve dünyanın dört bir yanındaki adaletsizliklere karşı umutla dikiyoruz. İlk defa yayın hayatına başlayan gazetemizle, gerçekleri ve umudu yayma yolculuğuna çıkıyoruz.
Neoliberal politikaların öncüllüğünü yaptığı soykırımlar, çevre felaketleri, yolsuzluklar devam ederken, yerelde ve dünyada yaşanan bu acı ve adaletsizliklere sessiz kalmayı reddetmek sorumluluk bilicimiz dahilinde olmalı. Yereldeki inkar ve baskıcı rejimi reddettiğimiz gibi Filistin'deki insanlık trajedisini görmezden gelemeyeceğiz. Bratislava'dan ABD'deki üniversitelere, akademisyenler, öğrenciler ve onurlu halklar barış ve adalet için seslerini yükseltirken, biz de onlarla olacağız. İşçi sınıfının ve ezilen halkların onurlu mücadelesini savunmayı kendimize şiar ediniyoruz.
Son cümlelerime gelirken Antonio Gramsci'nin Hapishane Defterlerinden aldığım bir alıntı ile başlamak istiyorum: "Zihnim karamsar, ama iradem iyimser. Durum ne olursa olsun, tüm yedeklerimi toplayıp her engeli aşmak için gücümü toplamak için olabilecek en kötü şeyi hayal ediyorum." Bu söz, bize her şeyin mümkün olduğunu hatırlatıyor. Zihinlerimizdeki karamsarlığı bir kenara bırakarak, irademizin bizi aydınlığa taşıyabileceğini biliyoruz. Dayanışma ve örgütlenme ile halk cephesini güçlendirerek daha iyi koşullar yaratacak irademize inanıyoruz…
Yaşasın 1 Mayıs
Nice 1 Mayıslara
