Tarafsızlık da bir taraf tutma biçimidir.

Her zaman doğru olmasa da herkesin haklı olduğu zaman ve mekânlarda, herkese iki adım mesafede durup, izleyip olanları anlamlandırmaya çalışmak, gündelik barış için gerekli bir yol diye düşünüyorum.

Gündelik barış, toplumsal barışa gidecek ilk adım ve insan kalabilmeye dair tek umut. Hele ki dijital yaşamın bizi bu kadar sarmaladığı bir boyutta yaşamı sadece kendine reva görmek ve başkalarının acısına dair bu kadar pervasızca cümleler kurabilmek, ah unutmayın, iki kapısı var hayatın.

Bir küçük kıvılcımın neden olduğu ve (24.06.2024 sabahı itibariyle) yaklaşık on beş insanımızın, ayrıca sayısını bilemediğimiz nice hayvan canımızın hayattan kopmasına sebep verecek boyutta bir büyüklüğe ulaşması sonrası yaşananlar, olayın nasıl başladığı kavgasına dönüştü ve halen buradan devam ediyor.

Önü alınamayan bu yangına olimpiyat ateşi deyip, ölenlerin kimlik aidiyetleri üstünden ötekileştirici dili faşizan bir noktaya alçaltmaktan çekinmeyen bir topluluk barış diline ne kadar yakın olabilir. Tam bu süreçte yaşanan acıların büyüklüğünün vicdanlarımızda yarattığı tahribat ile birlikte Portekiz ile oynanacak milli maç üstüne, “bijî Portekiz” demek de, günlük barış diline uygun değildi.

İnsanlar arasına önyargı duvarlarını inşa etmek birkaç cümleye bakıyor. Ama yıkmak için çok emek ve çok zamana ihtiyaç var. İşte bu sebeple tarafsızlık belki en büyük taraf olmaktır, yaşanan bir olaya gerekli anlamı yükleyinceye kadar.

***

Yine içimizdeki yangına dönelim. Bence asıl sorun yangına müdahale ekipmanlarının yeterince ve gerektiği biçimiyle (gece görüşü sağlayacak) olmamasıydı. Uçağı, helikopteri vb., acaba diyorum içimden ve susuyorum.

Buradan iki adım uzaklaşarak bölge belediyelerine şöyle bir çağrıda bulunmak istiyorum, bir araya gelerek gece görüşüne sahip en az bir yangın söndürme uçağı alınabilinir mi?  Bölge sivil toplum kuruluşları ile başlatılacak bir kampanya ile bu sayının ve alt yapının oluşturulabilineceğine inanıyorum.

Yiten bütün canlarımıza rahmet, yaralılarımıza acil şifa, yakınlarımıza sabrı Hak’tan diliyorum.

PERDELER

Kapatıyorum perdelerimi,

Hikâyelerim ve karanlığım,

İçimde upuzun.

(Susmalar sayfa 58)